Logo

En Yaygın Bilinen Cinsel Mitler Doğruyu Yanlıştan Ayırmak

En Yaygın Bilinen Cinsel Mitler Doğruyu Yanlıştan Ayırmak

Cinsellik hakkında doğru sanılan yanlışları keşfedin. En yaygın cinsel mitleri bilimsel gerçeklerle çürüterek sağlıklı bir cinsel yaşamın kapılarını aralayın.

En Yaygın Bilinen Cinsel Mitler

Efsane olmuş ağızdan ağıza, kulaktan kulağa dolaşarak yayılan çoğu zaman kaynağı gerçek olmayan bir kavramdır mit. Toplum içerisinde yerleşik mitler sosyal yapı içerisinde cinsel rollerin ortaya çıkışını etkilerler. Tüm toplumlarda olduğu gibi toplumumuzda da, çocuklar, kız ya da erkek oluşlarına göre ayrı biçimlerde yetiştirilmeleriyle başlayan büyüme sürecinde cinsellik de dahil, bir kadının ve bir erkeğin nasıl olması, nasıl davranması, neleri yapması ve yapmaması ya da kabul edip etmemesi gerektiğine dair kültürel değerleri, kuralları öğrenmiş olurlar. Ancak ne yazık ki öğrenilen ve benimsenen bu kurallardan pek çoğu yanlıştır. Öğrenilen ve benimsenen bu yanlış kurallar, erkeğin ya da kadının cinselliğe, cinsel ilişkiye karşı olumsuz bir bakış açısı ve tutum geliştirmesine, hatta çoğu zaman bir cinsel işlev bozukluğunun ortaya çıkmasına ve devamlılığına sebep olmaktadırlar. Bu yazıda, en yaygın bilinen cinsel mitleri ele alacak ve bilimsel gerçeklerle bu mitleri çürüteceğiz.

Cinsel İlişki, Sadece Cinsel Birleşme Demektir

Birçok kişi, cinsel ilişkiyi yalnızca cinsel birleşme olarak tanımlar. Cinsel birleşme, sevişmenin, tarafların karşılıklı haz almalarını sağlayan yönlerinden biridir. Haz almanın tek yolu değildir. Bu yanlış inanış, sevişmenin birleşme dışındaki, karşılıklı haz alınabilecek diğer yönlerinin ihmal edilmesine sebep olmakta ve cinsel ilişkide yakınlık, öpüşme, sarılma, dokunma gibi duygusal yönlere daha çok gereksinim duyan tarafı hayal kırıklığına uğratıp, onun cinsel ilişkiye katılımını ve zevk almasını engelleyebilmektedir. Halbuki bu tür yakınlaşmalar, cinsel birleşme olmadan da tatmin edici olabilir ve çiftler arasındaki bağları güçlendirebilir.

Mastürbasyon, Kirli ve Zararlıdır

Mastürbasyon, cinsel sağlığın bir parçası olarak kabul edilir. Kadın ya da erkek, kişinin sıklıkla erotik fantezilerle birlikte kendini uyararak artan cinsel gerilimine elverişli bir boşalma sağlamasıdır. Fiziksel ya da ruhsal hiçbir zararı yoktur. Bu yanlış inanış, cinsel isteğin ve bu isteğin gelişimsel olarak normal ve güvenli olan bu ifade biçiminin reddedilmesine yol açmakta, kişinin kendi bedenini tanıyarak kendi bedeninden haz almayı öğrenmesine engel olmaktadır.

Erkekler Her Zaman Cinsel İlişkiye Hazırdır

Cinsellik gündelik ruhsal yaşantımızla alakalı stres, heyecan vb durumlardan etkilenebilen bir kavramdır. Erkekler de duygusal durumlarına, stres seviyelerine ve fiziksel sağlıklarına bağlı olarak cinsel isteksizlik yaşayabilirler. Bu durum, tamamen doğaldır ve ilişkiyi olumsuz etkilememelidir. Toplumumuzdaki bu yanlış inanış erkeğin omuzlarına bir yük yüklemekte ve erkeği kaygıya sokmaktadır. Bu mitin egemen olduğu zihinlerde yoğun bir performans kaygısı yaşanacak olup kaygının tekrarı neticesinde sorun kemikleşecektir. Cinsel aktivite her daim haz odaklı olmalıdır hiçbir zaman erkeğin kimliği ile eşleşmemelidir.

Cinsellik İçgüdüseldir, Öğrenilmez

Cinsel davranışlarımızın içgüdüsel ve biyolojik bir tarafı olmakla beraber cinselliğin davranışsal boyutu tamamen öğrenmeyle ilgilidir. Cinsel yaşantıya dair öğrenilen her yeni bilgi ve edinilen cinsel yaşantı becerileri, kişilerin cinsel yaşantıdan alacağı hazzı artıracaktır. Bireyler üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde cinsel bilgi düzeyinin yeterli olduğunu düşünen bireylerin bilgi ve becerilerinin çok düşük olduğu gözlemlenmiştir. Bireyler, deneyim ve eğitim yoluyla cinsel becerilerini geliştirebilirler. Bundan dolayı cinsel terapilerde, bireylere cinselliğin anatomisi ve doğası hakkında bilgi verilir, bu da cinsel yaşamın kalitesini artırabilir.

Kadınlarda Orgazm, Sadece Birleşme ile Sağlanır

Cinsel ilişki cinsel birleşmeden ibaret bir yaşantı, kadının cinsel ilişkide orgazm olmasının tek yolu da cinsel birleşme değildir. Kadın cinsel ilişki sırasında cinsel birleşme dışında, partnerin oral ya da elle uyarımı, sürtünme veya mastürbasyon ya da seks oyuncağı kullanımı ile de orgazm olabilir. Bu yanlış inanış, cinsel birleşmeyle orgazm olamayan kadının kendisini eksik hissetmesine ve arayışa girmemesine sebep olmaktadır. Birçok kadının birleşme sırasında orgazm olamaması, cinsel yaşamlarında sorun yaşadıkları anlamına gelmez. Kadınların orgazm olma yeteneği, bireysel farklılıklar gösterir ve klitoral uyarılma gibi diğer faktörlerle de sağlanabilir. Bu durum, tamamen doğaldır ve partnerler arasında açık iletişimle çözülebilir.

Cinsel İstek, Yaşla Birlikte Azalır

“İleri yaşlardaki bireylerin cinsel isteğe sahip olması bir problem midir?” Bu gibi sorular pek çok çoğumuzun zihnindedir. Özelikle bizim toplumumuzda, belli bir yaşın üzerindeki kadın veya erkeklerin cinsel isteklerinin olması yakın çevreleri tarafından “sapkınlık, hastalık” olarak dahi değerlendirilir. Bir insan kaç yaşına kadar seks yapmak isterse istesin, bu son derece normal bir durumdur! Kimi zaman ilerleyen yaşla birlikte cinsel fonksiyonlarda da gerileme görülebilmektedir. . Ancak bu durum, cinsel yaşamın sona erdiği anlamına gelmez. Açık iletişim ve uygun tedavi yöntemleriyle cinsel yaşam kalitesi artırılabilir.

Cinsel İlişki, Sadece Üreme İçindir

Cinsellik sadece üreme için değil ruhsal doyum için de gerçekleştirilen, çok özel bir yakınlaşma ve etkinlik biçimidir. Evlilikte cinsellik hem kadınların hem erkeklerin fiziksel, duygusal sağlığı ve aynı zamanda ilişkinin genel sağlığı için de önemlidir. Yapılan araştırmalara göre düzenli cinselliğe sahip bireylerin bir çok hastalığa yakalanma olasılığı azalıyor. Ayrıca orgazm sırasında salgılanan oksitosin her iki birey için de sağlıklı bir vücut, zihin ve metabolizma olmasını sağlıyor. Bu nedenle, cinsel ilişkiyi sadece üreme amacıyla sınırlamak, cinsel yaşamın zenginliğini kısıtlar.

Cinsel Fanteziler, Ahlak Dışıdır

Cinsel fanteziler, bireylerin cinsel yaşamlarının bir parçasıdır ve suçluluk duyulacak bir durum değildir. Gerçekleştirilen fanteziler monoton bir ilişkiye renk katabilir, çiftler arasında uyumu artırabilir, çiftlerin birbirlerini daha iyi tanımalarını sağlayabilir, Partnerler arasındaki bağın kuvvetlenmesi konusunda büyük etkenlerden biri olan ilişkilerde cinsel fantezilerin faydası ile beraber aynı zamanda ilişkiye yeni bir boyut katılması sağlanmış olur. Geçmiş dönemlerde konuşulması bile pek çok çift için tabu olan bu konu hakkında artık bireyler partnerleri ile çok daha açık şekilde konuşabiliyor.

Cinsel İlişki Esnasında Konuşulmaz

Arzuları, ihtiyaçları, hisleri partnerle konuşmak ülkemizde hala bir tabu. Ancak cinselliğin doğal bir ihtiyaç olduğunu biliyoruz. Erkekler kadar kadınlar da cinsellikten haz almak ister. Bu da ancak cinsellik üzerine konuşabilmekle olabilir. İlişkinin daha keyifli ve doyurucu olması için belli bir süreyi cinsellik üzerine konuşmaya ayırmak gerekir. Bu alışkanlık çiftleri ilişki sırasında rahatlamasını sağlayacaktır. Cinsel ilişki sırasında iletişimin, cinsel tatminliği arttırdığı bilinmektedir. Partnerler arasında isteklerin ve sınırların açıkça ifade edilmesi, olası yanlış anlamaları önler ve ilişkinin kalitesini artırır.

Sevişme Sırasında Erkek Cinsel Organında Sertleşme Kaybı Olması Sevişmeyi Sonlandırır.

Cinsel ilişki, çevresel başka hiçbir uyaranın algılanmadığı, bilinçsizce bir yaşantı, uyarılma da (ereksiyon ya da vajinal ıslanma) bir kereye mahsus yaşanan bir durum değildir. Erkeğin ya da kadının cinsel ilişki sırasında ortamdaki pek çok etkenden ya da aklından geçen bir düşünce nedeni ile dikkati dağılabilir. Dikkatin dağılması, uyarılmanın ve uyarılma belirtilerinin (ereksiyon ya da vajinal ıslanma) ortadan kalkmasına neden olabilse de kişilerin cinsel arzusu varsa sevişmeye devam edildiğinde uyarılma tekrar sağlanabilir. Bu yanlış inanış, erkeğin ereksiyon kaybını bir felaket olarak algılamasına, bu da ereksiyonun cinsel ilişki sırasında tekrar sağlanamamasına neden olabilmektedir.

Cinsel İlişki İsteğini Erkek Belirtmelidir ya da Sevişmeyi Başlatan Kadın Ahlaksızdır.

Biri erkek diğeri kadın iki tarafın da istekle ve haz alarak yaşadığı bir yaşantıyı, kadının istediğini söyleyerek başlatması, bir erkeğin başlatması kadar olağandır. Öte yandan pasif olarak eşinin / partnerinin dokunuşlarına kendini bırakan bir erkek ya da daha aktif davranan bir kadın hiç beklemedikleri kadar haz alabilirler. Bu yanlış inanış kadını sadece eşinin / partnerinin istediği zaman, onu memnun etmek için ilişkiyi kabul etmeye kendini koşullandırmasına sebep olabilmektedir.

Bilinmelidir ki cinsel mitler, bireylerin cinsel yaşamlarını olumsuz etkilemekte ve cinsel işlev bozukluklarına yol açmaktadır. Bu mitlerin ortadan kaldırılması için cinsel eğitim programlarına önem verilmesi, bireylerin doğru bilgiye ulaşmasını sağlar. Ayrıca, açık iletişim ve profesyonel destek, sağlıklı bir cinsel yaşam için önemlidir. Unutulmamalıdır ki, cinsellik, bireylerin kendilerini ifade etme biçimidir ve her bireyin deneyimi farklıdır.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Cinsel mitler nedir ve neden tehlikelidir?

Cinsel mitler, bilimsel temele dayanmayan, toplum içinde doğru kabul edilen yanlış inançlardır. Bu mitler bireylerin cinselliğe bakışını olumsuz etkileyebilir, cinsel işlev bozukluklarına yol açabilir ve sağlıksız ilişki dinamiklerine sebep olabilir.

2. Mastürbasyonun zararlı olduğuna dair inanışlar doğru mu?

Hayır. Mastürbasyon, cinsel sağlığın doğal ve zararsız bir parçasıdır. Kişinin kendi bedenini tanımasına ve cinsel gerilimini sağlıklı bir şekilde yönetmesine yardımcı olur.

3. Erkeklerin her zaman cinsel ilişkiye hazır olması gerektiği doğru mu?

Hayır. Erkekler de stres, yorgunluk veya ruhsal durumlarına bağlı olarak cinsel isteksizlik yaşayabilirler. Bu doğal bir durumdur ve performans baskısına dönüştürülmemelidir.

4. Cinsellik sadece üreme amacıyla mı yaşanmalıdır?

Hayır. Cinsellik yalnızca üreme amacıyla değil, duygusal bağ kurma, haz alma ve partnerle yakınlaşma gibi birçok farklı nedene dayanabilir. Sağlıklı cinsellik, fiziksel ve ruhsal sağlığı olumlu yönde etkiler.

5. Yaş ilerledikçe cinsel istek tamamen kaybolur mu?

Hayır. Yaş ilerledikçe cinsel işlevlerde bazı değişiklikler görülebilir ancak cinsel istek tamamen ortadan kalkmaz. Uygun tedavi, açık iletişim ve destekle sağlıklı bir cinsel yaşam sürdürülebilir.

İlişkili İçerikler
Ağrılı Cinsel İlişki Nedir ve Neden Olur?
Ağrılı Cinsel İlişki Nedir ve Neden Olur?
Ağrılı cinsel ilişki, tıbbi literatürde “disparoni” olarak adlandırılan ve cinsel birliktelik sırasında yaşanan ağrıyı ifade eden bir durumdur. Bu rahatsızlık, hem kadınları hem de erkekleri etkileyebilir, ancak kadınlarda daha yaygın olarak görülür.
Cinsel Sorunlar
Cinsiyet, Cinsel Kimlik ve Cinsel Yönelim Nedir?
Cinsiyet, Cinsel Kimlik ve Cinsel Yönelim Nedir?
Cinsel kimlik, bireyin kendisini hangi cinsiyete ait hissettiğini ifade eder. Bu kimlik, biyolojik cinsiyetle örtüşebileceği gibi, birey kendisini farklı bir cinsiyette de hissedebilir. Cinsel kimlik bireyin genetik kodlarından ziyade kişisel ve sosyal bir deneyimle şekillenir.
Cinsel Sorunlar
Ereksiyon Problemi Çözümü Var mı? Cinsel Psikoterapi ile Nasıl Çözülür?
Ereksiyon Problemi Çözümü Var mı? Cinsel Psikoterapi ile Nasıl Çözülür?
Ereksiyon Problemi Çözümü Var mı? Cinsel Psikoterapi ile Nasıl Çözülür? Ereksiyon problemi, erkeklerde en yaygın görülen cinsel işlev bozukluklarından biridir ve genellikle bireyin yaşam kalitesini, özgüvenini ve ilişkilerini derinden etkiler.
Cinsel Sorunlar
Vajinismus Nedir? Terapi ile Çözümlenir mi?
Vajinismus Nedir? Terapi ile Çözümlenir mi?
Vajinismus Nedir? Vajinismus, vajinal kasların istemsiz kasılması sonucu cinsel ilişkiye engel olan bir cinsel işlev bozukluğudur. Kadınlarda sık görülen bu problem, fiziksel olduğu kadar psikolojik nedenlere de dayanabilir. Vajinismus, bireyin ve çiftin cinsel yaşamını ciddi şekilde etkiler.
Cinsel Sorunlar
Cinsel Terapi Nedir ve Cinsel Terapist Kimdir?
Cinsel Terapi Nedir ve Cinsel Terapist Kimdir?
Cinsel Terapi Nedir? Cinsel terapi, bireylerin veya çiftlerin cinsellikle ilgili yaşadıkları sorunları çözmeyi amaçlayan bilimsel bir psikoterapi yöntemidir. Cinsel yaşam, bireylerin hem fiziksel hem de duygusal sağlıklarının bir parçasıdır.
Cinsel Sorunlar
Cinsel Yönelim ve Kimlik
Cinsel Yönelim ve Kimlik
Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliği Nedir? Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği, bireyin kendisiyle ve çevresiyle olan ilişkisini şekillendiren temel kavramlardır.
Cinsel Sorunlar
Kadın Cinsel İşlev Bozukluklarında Cinsel Terapi
Kadın Cinsel İşlev Bozukluklarında Cinsel Terapi
Cinsel İşlev Bozuklukları Nedir? Kadın cinsel işlev bozuklukları, bireyin cinsel yaşamında fiziksel veya duygusal sorunlar yaşamasına neden olan durumlar olarak tanımlanır. Bu sorunlar, yalnızca cinsel yaşamı değil, kişinin özgüvenini, ilişkilerini ve genel yaşam kalitesini de etkileyebilir. Toplumda sıkça görülmesine rağmen, birçok kadın bu sorunları dile getirmekten çekinir
Cinsel Sorunlar
Cinsel İşlev Bozuklukları ve Tedavi Yöntemleri
Cinsel İşlev Bozuklukları ve Tedavi Yöntemleri
Cinsel işlev bozuklukları, bireylerin cinsel ilişki sırasında fiziksel ya da psikolojik nedenlerle sorun yaşaması durumudur
Cinsel Sorunlar